
SEBZE-MEYVE SEÇMENİN BİLİMSEL YOLLARI
Hayatın sırrını çözdüklerini düşünen üç bilge adam, bu bilgilerini insanlarla paylaşmak için ülkeyi dolaşmaya karar verir. Tam yola çıkmak üzerelerken yanlarına bir adam yanaşır. Kendisinin de bir bilge olduğunu onlarla birlikte yolculuğa çıkmak istediğini söyler. Üç bilge, yeni gelene ‘Biz fizik, kimya, biyoloji, tıp ve daha bir dolu bilimde uzmanız. Sen ne biliyorsun?’ diye sorarlar.
Yeni gelen adam ‘Ben de gündelik hayatla ilgili her şeyi bilirim’ der.
Üç bilge ‘Ne var bunda? Gündelik hayatı herkes bilir’ diye düşünseler de yeni gelen adımı da yanlarına almayı kabul ederler...
Dört bilge bir gün ormandan geçerken yerde bir kaplan iskeleti görürler. Üç bilgeden biri, ‘Ben bu iskeleti yeniden bir araya getirebilirim’ diye atılır. İkinci bilge, ‘Ben üzerine derisini geçirebilirim’ diye bir adım ileri gider. Üçüncü bilge onlardan aşağı kalmaz, ‘Ben de ona kan, can ve ruh verebilirim’ der.
Üç bilge söylediklerini yapmak için kolları sıvamaya başlarken gündelik hayat bilgesi ‘Arkadaşlar n’apıyorsunuz? Eğer bu kaplanı yeniden canlandırırsanız ilk iş bizi yer’ diye itiraz edince diğer üçü onunla alay ederler. Bunun üzerine gündelik hayat bilgesi, ‘O zaman ben ağaca çıkana kadar bekleyin’ deyip bir ağaca çıkar. Üç bilge dediklerin yapar, iskelet halindeki kaplanı canlandırır! Hayata dönen kaplan ilk işi üç bilgeyi yer. Ağacın tepesinden olanı biteni izleyen gündelik hayat bilgesi kaplan gidene kadar bekler sonra da ağaçtan inip yoluna devam eder...”